Merhabalar.
Kırşehir ili, Kaman ilçesi, Çiftlikli Mahallesi, ... Cad. mevkii, ... ada, ... ve ... parsel sayılı taşınmazların bulunduğu alanda ... tarihli, ... sayılı belediye encümeni kararıyla kabul edilen parselasyon işlemi ile dayanağı ... tarihli, ... sayılı belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planının ve 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptali istemiyle açılan bu dava, Çiftlikli Mahallesinde taşınmazları olan vatandaşlarımızı ilgilendirdiği için bu konuyu ele almak durumunda kaldım. Kaman Belediyesinin imar planı üzerinde bir hatalı uygulama yapması üzerine kaç yıldır Çiftlikli mahallesinde çivi çakılmadığı gibi, üzerinde ikamet ettiği binası olan kişilerin arsasını kat karşılığı müteahhide verip, binası yıkılarak söz konusu yanlış işlem yüzünden mağdur olan vatandaşlarımız da var.
Dava, davayı açan vatandaşın lehine sonuçlanmasına rağmen, Kaman Belediyesi, davaya esas kararın gereğini henüz yerine getirmeyerek hem davayı açan vatandaşımızın, hem de Çiftlikli mahallesinde taşınmazı olan tüm vatandaşlarımızın mağduriyetlerine devam etmektedir.
Kaman Belediyesinden, Çiftlikli mahallesinin tekrar imar planını düzenleyerek vatandaşlarımızın mağduriyetlerine bir son vermesini istiyoruz.
Davaya ilişkin Danıştay 6. Daire Başkanlığı'nın karar örnekleri aşağıda siz vatandaşlarımızın bilgisine sunulmuştur.
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2018/8479 E. ,
2021/9878 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/8479
Karar No : 2021/9878
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN ÖZETİ : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı
kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair ... Bölge İdare
Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı
kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması
istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyize konu kararın, 1/5000 ölçekli
nazım imar planına ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planına ilişkin kısmı
yönünden;
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Daireleri tarafından verilen kararların temyiz
yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde
mümkündür.
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarihli, E:...
K:... sayılı kararın, 1/5000 ölçekli nazım imar planına ve 1/1000 ölçekli
uygulama imar planına ilişkin kısmının dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun
olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmamaktadır.
Temyize konu kararın parselasyon işlemine ilişkin kısmına gelince;
Dava konusu parselasyon işleminin iptali istemiyle açılan davalarda verilen ...
İdare Mahkemesinin ... tarihli, E:..., K:..., E:..., K:..., E:..., K:... sayılı
iptal kararları sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin 22/10/2010 tarihli,
E:2008/12403, K:2010/9696, E:2008/12405, K:2010/9704 ve E:2008/12404,
K:2010/9697 sayılı kararlarıyla onanmış, bu yargı kararları uyarınca ...
tarihli, ... sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasına karar
verilmiştir.
İdare Mahkemesince, dava konusu parselasyona yönelik olarak ... tarihli,...
sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm kararı alındığından parselasyon
işlemi yönünden davanın konusuz kaldığı sonucuna varılmış ise de; geri dönüşüme
yönelik olarak alınan ... tarihli,... sayılı belediye encümeni kararının, yargı
kararının uygulanması amacıyla tesis edildiği, dolayısıyla parselasyon işlemi
yönünden davayı konusuz bırakmayacağı, parselasyona yönelik olarak mahkemece
bir karar verilmesi gerektiği açıktır. Dava konusu parselasyon işleminde, belediye adına yoldan ihdas suretiyle
oluşturulan bazı parsellerin belediye adına dağıtıma girdiği, bu parsellerden
DOP kesildikten sonra belediye adına imar parseli tahsis edildiği görülmüştür.
Kadastral yolların ihdas edilerek belediye adına tescil edildiği ve böylece
düzenleme ortaklık payının olması gerekenden fazla hesaplandığı ve düzenlemeye
giren taşınmazlardan daha fazla oranda DOP alındığı anlaşıldığından parselasyon
işleminde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesi kararının, parselasyon işlemi hakkında karar
verilmesine yer olmadığına yönelik bölümüne karşı yapılan istinaf başvurusunun
reddine ilişkin olarak verilen ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi
kararının bu kısmında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyize konu kararın, 1/1000 ölçekli uygulama imar
planı ve 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik bölümünün onanmasına,
parselasyon işlemine yönelik bölümünün bozulmasına karar verilmesi gerektiği
düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:Dava, Kırşehir ili, Kaman ilçesi, ... Mahallesi, ... Cad. mevkii, ... ada, ...
ve ... parsel sayılı taşınmazların bulunduğu alanda ... tarihli, ... sayılı
belediye encümeni kararıyla kabul edilen parselasyon işlemi ile dayanağı ...
tarihli, ... sayılı belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli
uygulama imar planının ve 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptali istemiyle
açılmış, İdare Mahkemesince; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi
sonucunda düzenlenen rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte
değerlendirilmesinden, 1/5000 ölçekli nazım imar planında ... ada, ... ve ...
sayılı parsellerin meskun konut alanında kaldığı, 1/1000 ölçekli uygulama imar
planında davacının ... sayılı parseli üzerinde bulunan tek katlı konut
yapısının güneyinden doğu-batı uzanımda 7 metrelik yaya/servis yolu geçtiği,
... ve ...sayılı parsellerin üzerinden geçen 7 metrelik bu yol nedeniyle
parsellerin konut kullanımlı iki farklı imar adasına isabet ettiği, 1/1000
ölçekli uygulama imar planının, 1/5000 ölçekli nazım imar planına uygun olduğu,
dava konusu planlardan sonra ... tarihli, ...sayılı belediye meclisi kararıyla
onaylanan revizyon imar planında da parsellerin kullanım kararlarında ve
yapılaşma koşullarında hiçbir değişikliğe gidilmediği, parsellerden geçen 7
metrelik yola alanda ihtiyaç bulunduğu, yol güzergahının ... sayılı parselin
kuzey veya güney sınırına kaydırılmasının plan tasarımını ve trafik güvenliğini
olumsuz etkileyeceği, yolun geçirilmesinde davacı taşınmazlarına özel bir
yaklaşım izlenmediği, plan tasarımı ve plan tekniği açısından yolun en uygun
güzergahtan geçirildiği, ... sayılı parselin 20 metrelik taşıt yolu ile 7
metrelik yaya/servis yolunun kesişiminde köşe başı parsel konumunda kaldığı,
plan kararlarının anılan parseldeki mevcut konut yapısına giriş çıkışı engellemesinin
söz konusu olmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle dava konusu 1/1000 ölçekli
uygulama imar planı ve 1/5000 ölçekli nazım imar planı yönünden davanın
reddine, parselasyon işlemi yönünden ise dava konusu parselasyonun mahkemenin
... tarihli, E:..., K:..., E:..., K:... , E:... , K:... sayılı kararlarıyla
iptaline karar verildiği, bu kararların Danıştay Altıncı Dairesinin 22/10/2010
tarihli, E:2008/12403, K:2010/9696, E:2008/12405, K:2010/9704 ve E:2008/12404,
K:2010/9697 sayılı kararlarıyla onandığı, anılan mahkeme kararlarının
uygulanmasına yönelik olarak ... tarihli, ... sayılı belediye encümeni kararı
ile geri dönüşüm kararı alındığı, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle dava
hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, bu karara karşı
davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuş, istinaf başvurusunun reddi üzerine
karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyize konu kararın, 1/5000 ölçekli nazım imar planına ve 1/1000 ölçekli
uygulama imar planına ilişkin kısmı yönünden; Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Daireleri tarafından verilen kararların temyiz
yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde
mümkündür.
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarihli, E:...
K:... sayılı kararın, 1/5000 ölçekli nazım imar planına ve 1/1000 ölçekli
uygulama imar planına ilişkin kısmının dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun
olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmamaktadır.
Temyize konu kararın parselasyon işlemine ilişkin kısmına gelince;
3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan
halinde; "İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri
malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile,
yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle
birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya,
müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya
ve re'sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen
yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler
valilikçe kullanılır." hükmü yer almaktadır.
Parselasyon işleminin amacı; imar planı, plan raporu ve ilgili yönetmelik
hükümlerine göre, imar adasının biçim ve boyutu, yapı düzeni, inşaat yaklaşma
sınırı ve bahçe mesafeleri, yapı yüksekliği ve derinliği, yerleşme yoğunluğu,
taban alanı ve kat alanı katsayısı, arazinin kullanılma şekli, mülk sınırları,
mevcut yapıların durumu göz önüne alınmak suretiyle üzerinde yapı yapmaya
elverişli imar parseli oluşturmaktır. Düzenleme sınırı içerisinde bulunan yol,
yeşil alan gibi kamusal alanların bedelsiz olarak kamuya kazandırılması için imar
parsellerinde oluşacak değer artışı karşılığında düzenleme ortaklık payı
alınması mümkün olmakla birlikte, asıl amaç plana uygun yapı yapmaya elverişli
imar parselleri oluşturmaktır.
Kadastral yolların kapatılıp ilgili idare adına ihdas edilerek tescil görmesi
ve düzenleme sahasında kadastral aşamada malik olmayan ancak ihdas yoluyla
adına tescil yapılan ilgili idarenin kadastral taşınmaz malikleri gibi
nitelendirilmesi söz konusu olamaz.
Bu kapsamda daha önce genel hizmetler için kullanılan kadastral yolların imar
planı kararı ile arzdaki fiili kullanımı sona ermekle birlikte; alanda imar
planı ile genel hizmetler kapsamındaki yollar için taşınmaz ayrılması
karşısında, ihdasen tescil edilen kapanan yolların düzenleme sonucu elde edilen
umumi hizmetler alanına tahsis edilmesi gerekmektedir.
Aksine bir yaklaşım, umumi hizmet alanları olarak hizmet gören ve kapanan
yolların miktarı kadar ilave bir alandan, kadastral karşılığı olmadan düzenleme
alanında taşınmaz edinilmesi sonucunu doğurur ki bu durum mülk sahiplerinin
aleyhine bir sonuç yaratması yanında 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinin
amacının dışında, ilgili idare adına taşınmaz elde edilmesine imkan
sağlayacaktır.
Danıştay Altıncı Dairesinin yerleşik kararları da; parselasyon işlemi
yapılırken düzenleme alanında kapanan kadastral yolların bulunması durumunda
düzenleme ortaklık payının, kamu alanlarına ayrılan yerlerden bu kapanan
kadastral yolların düşülmesinden sonra hesaplanması ve düzenlemeye giren parsel
maliklerinden bu miktarın alınması suretiyle şahıs arazilerinden daha fazla
oranda düzenleme ortaklık payı kesilmesine yol açılmamasını öngörmektedir.
Dava konusu parselasyon işleminin iptali istemiyle açılan davalarda verilen ...
İdare Mahkemesinin ... tarihli, E:..., K:..., E:..., K:..., E:..., K:... sayılı
iptal kararları sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin 22/10/2010 tarihli,
E:2008/12403, K:2010/9696, E:2008/12405, K:2010/9704 ve E:2008/12404,
K:2010/9697 sayılı kararlarıyla onanmış, bu yargı kararları uyarınca ...
tarihli, ... sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm yapılmasına karar
verilmiştir.
İdare Mahkemesince, dava konusu parselasyona yönelik olarak ... tarihli,...
sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm kararı alındığından parselasyon
işlemi yönünden davanın konusuz kaldığı sonucuna varılmış ise de; geri dönüşüme
yönelik olarak alınan ... tarihli,... sayılı belediye encümeni kararının, yargı
kararının uygulanması amacıyla tesis edildiği, dolayısıyla parselasyon işlemi
yönünden davayı konusuz bırakmayacağı, parselasyona yönelik olarak mahkemece
bir karar verilmesi gerektiği açıktır.
Dava konusu parselasyon işleminde, belediye adına yoldan ihdas suretiyle
oluşturulan bazı parsellerin belediye adına dağıtıma girdiği, bu parsellerden
DOP kesildikten sonra belediye adına imar parseli tahsis edildiği görülmüştür.
Kadastral yolların ihdas edilerek belediye adına tescil edildiği ve böylece
düzenleme ortaklık payının olması gerekenden fazla hesaplandığı ve düzenlemeye
giren taşınmazlardan daha fazla oranda DOP alındığı anlaşıldığından parselasyon
işleminde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesi kararının, parselasyon işlemi hakkında karar
verilmesine yer olmadığına yönelik bölümüne karşı yapılan istinaf başvurusunun
reddine ilişkin olarak verilen ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi
kararının bu kısmında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle,... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince
verilen ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararın parselasyon işlemine yönelik
bölümünün BOZULMASINA, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve 1/5000 ölçekli
nazım imar planına yönelik bölümünün ONANMASINA, dosyanın adı geçen ... Bölge
İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi gönderilmesine, 22/09/2021 tarihinde
oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
**********************************************************
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2016/11003 E. ,
2020/10471 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2016/11003
Karar No : 2020/10471
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığ/ …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…., K:… sayılı kararının
temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Kırşehir ili, Kaman ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel
sayılı taşınmazın bulunduğu alanda … tarihli, … sayılı belediye encümeni
kararıyla kabul edilen parselasyon işlemi ile dayanağı … tarihli, … sayılı
belediye meclisi kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planının
iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : Temyize konu kararda; yerinde yaptırılan
keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ile dosyada yer alan
bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu uygulama imar
planında, parselin büyük bölümünün ayrık nizam iki katlı konut adasına isabet
etmekle birlikte parselin güneydoğusundan geçen 10 metrelik ve güneybatısından
geçen 7 metrelik yaya yollarının kesişim noktasının parseldeki yapının bir
bölümünü de içine alacak şekilde düzenlendiği, anılan yolların planlama
alanının bu kesiminde cephe-servis verme imkanları açısından gerekli yollar
olduğu, kaldırılması veya kapatılmasının planlama teknikleri açısından mümkün
olmayacağı, davacı parselindeki tek katlı ve kısmen iyi durumdaki yapının imar
planı kararı ile getirilen iki kat yapılaşma hakkı uyarınca kısa dönemde
yıkılıp yeniden yapılaşmasının sağlanamayacağı, mevcut yapılaşma koşulları ve
yol genişlikleri dikkate alındığında ada köşesinin kırık bir şekilde
oluşturulmasının planlama ilke ve teknikleri açısından gerekli ve zorunlu kılan
bir hususun bulunmadığı, dava konusu planda bu yönüyle şehircilik ilkelerine,
planlama esas ve tekniklerine uyarlılık olmadığı, ancak bu hususun 2014 yılında
yapılan plan revizyonu ile düzeltildiği, dava konusu parselasyonun daha önceden
mahkemece iptaline karar verildiği, söz konusu mahkeme kararının uygulanmasına
yönelik olarak … tarihli,… sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm
kararının alındığı, geri dönüşümüne karar verilen parseller arasında davacıya
tahsis edilen parsellerin yer aldığı … ve … sayılı adaların da olduğu
görüldüğünden parselasyon işlemi yönünden davanın konusuz kaldığı sonucuna
varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın
reddine, parselasyon işlemi yönünden dava hakkında karar verilmesine yer
olmadığına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu imar planı ve parselasyon ile evinin ve
bahçesinin bir kısmının yola bir kısmının komşu parsele katıldığı, taşınmazın
parçalanarak kullanılamaz hale getirildiği, geri dönüşüm kararının henüz
uygulanmadığı, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık
konusu 988 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı parselin 2001 onay tarihli 1/5000
ölçekli nazım imar planında konut alanında, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama
imar planında kısmen ayrık nizam 2 kat konut alanında, kısmen de 7 ve 10 metre
genişliğindeki yollarda kaldığı, parselin kısmen isabet ettiği bu 7 ve 10
metrelik yolların kesiştiği kısımda dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar
planı ile oluşturulan köşe kırığı nedeniyle davacının yapısının bir kısmının
yolda kaldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemiyle; daha önceki yola terk miktarı dikkate
alınarak parselden 118 m2 düzenleme ortaklık payı (DOP) kesildikten sonra
davacının kalan 870 m2 imara tahsisinin 3 ayrı imar parselinde yapıldığı,
kadastral parselin bulunduğu yerde 683 m2 büyüklüğünde oluşturulan …. ada, …
sayılı parselin davacıya müstakil olarak verildiği, davacının, kadastral
parselin batısında oluşturulan … ada, … sayılı imar parselinde 3 kişiyle,
davalı idarenin yoldan ihdas sonucu elde ettiği 74 m2 hisse ve başka bir
kişinin hissesi ile oluşturulan 626 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı
taşınmazda hisselendirildiği görülmüştür.
Dava konusu parselasyon işleminin iptali istemiyle dava dışı kişiler tarafından
açılan davalarda parselasyonun iptali yolunda verilen … İdare Mahkemesinin …
tarihli, E:…, K:…, E:…, K:…, E:…, K:…. sayılı kararları sırasıyla Danıştay
Altıncı Dairesinin 22/10/2010 tarihli, E:2008/12403, K:2010/9696, E:2008/12405,
K:2010/9704 ve E:2008/12404, K:2010/9697 sayılı kararlarıyla onanmış, bu yargı
kararları uyarınca … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm
yapılmasına karar verilmiştir.
Uyuşmazlık konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden yapılan
değerlendirme :
Dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planında gösterilen,
uyuşmazlık konusu parselin bulunduğu yapı adası ile doğudaki yapı adasını
birbirinden ayıran ve taşınmazın bir kısmının isabet ettiği 10 metre
genişliğindeki yolun, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının
dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planında gösterilmediği anlaşılmıştır.
Bu kapsamda dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı olan
1/5000 ölçekli nazım imar planında düzenlenmeyen 10 metre genişliğindeki imar
yolunun doğrudan dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında
gösterilmesinde planlar arasındaki hiyerarşi açısından uyarlık bulunmamaktadır.
Bu nedenle, İdare Mahkemesince 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 10 metre
enkesitli yol fonksiyonuna ilişkin kısmının iptaline karar verilmesi
gerekmektedir. Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemi yönünden yapılan değerlendirme :
İdare Mahkemesince, dava konusu parselasyona yönelik olarak … tarihli,… sayılı
belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm kararı alındığı, geri dönüşümüne karar
verilen parseller arasında davacıya tahsis edilen parsellerin yer aldığı … ve …
sayılı adaların da olduğu görüldüğünden parselasyon işlemi yönünden davanın
konusuz kaldığı sonucuna varılmış ise de; geri dönüşüme yönelik olarak alınan …
tarihli,… sayılı belediye encümeni kararının, yargı kararının uygulanması
amacıyla tesis edildiği, dolayısıyla parselasyon işlemi yönünden davayı konusuz
bırakmayacağı, parselasyona yönelik olarak mahkemece bir karar verilmesi
gerektiği açıktır.
İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu parselasyon işleminin dayanağı 1/1000
ölçekli uygulama imar planının iptaline karar verilmesi gerektiğinden, bu plan
uyarınca tesis edilen parselasyon işleminin de iptaline karar verilmesi
gerekmektedir.
Öte yandan, parselasyon işlemi yapılırken düzenleme alanında kapanan kadastral
yolların bulunması durumunda düzenleme ortaklık payının, kamu alanlarına
ayrılan yerlerden bu kapanan kadastral yolların düşülmesinden sonra
hesaplanması ve düzenlemeye giren parsel maliklerinden bu miktarın alınması
suretiyle şahıs arazilerinden daha fazla oranda düzenleme ortaklık payı
kesilmesine yol açılmaması gerekir.
Dava konusu parselasyon işleminde, belediye adına yoldan ihdas suretiyle
oluşturulan bazı parsellerin belediye adına dağıtıma girdiği, bu parsellerden
DOP kesildikten sonra belediye adına imar parseli tahsis edildiği, bu şekilde
oluşturulan parsellerden biri olan … ada, … sayılı imar parselinde davacının
davalı belediye ile hisselendirildiği görülmüştür. Kadastral yolların ihdas edilerek belediye adına tescil edildiği ve böylece
düzenleme ortaklık payının olması gerekenden fazla hesaplandığı ve düzenlemeye
giren taşınmazlardan daha fazla oranda DOP alındığı anlaşıldığından parselasyon
işleminde bu yönden de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptalinde karar verilmesi gerekirken,
1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın reddi, parselasyon işlemi
hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda verilen temyize konu İdare
Mahkemesi kararında isabet bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme
kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları
dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Uyuşmazlık konusu 988 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı parselin 2001 onay
tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planında konut alanında, dava konusu 1/1000
ölçekli uygulama imar planında kısmen ayrık nizam 2 kat konut alanında, kısmen
de 7 ve 10 metre genişliğindeki yollarda kaldığı, parselin kısmen isabet ettiği
bu 7 ve 10 metrelik yolların kesiştiği kısımda dava konusu 1/1000 ölçekli
uygulama imar planı ile oluşturulan köşe kırığı nedeniyle davacının yapısının
bir kısmının yolda kaldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemiyle; daha önceki yola terk miktarı dikkate
alınarak parselden 118 m2 düzenleme ortaklık payı (DOP) kesildikten sonra
davacının kalan 870 m2 imara tahsisinin 3 ayrı imar parselinde yapıldığı,
kadastral parselin bulunduğu yerde 683 m2 büyüklüğünde oluşturulan … ada, …
sayılı parselin davacıya müstakil olarak verildiği, davacının, kadastral
parselin batısında oluşturulan … ada, … sayılı imar parselinde 3 kişiyle,
davalı idarenin yoldan ihdas sonucu elde ettiği 74 m2 hisse ve bir kişinin
hissesi ile oluşturulan 626 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı taşınmazda
hisselendirildiği görülmüştür.
Dava konusu parselasyon işleminin iptali istemiyle dava dışı kişiler tarafından
açılan davalarda verilen … İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:…, E:…, K:…,
E:…, K:… sayılı iptal kararları sırasıyla Danıştay Altıncı Dairesinin
22/10/2010 tarihli, E:2008/12403, K:2010/9696, E:2008/12405, K:2010/9704 ve
E:2008/12404, K:2010/9697 sayılı kararlarıyla onanmış, bu yargı kararları
uyarınca … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm
yapılmasına karar verilmiştir.
İLGİLİ MEVZUAT :
3194 sayılı İmar Kanununun "Tanımlar" başlıklı 5. maddesinin işlem
tarihinde yürürlükte olan halinde; "Nazım imar planı; varsa bölge veya
çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa
kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış
biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus
yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının
gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve
problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının
hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve
raporuyla beraber bütün olan plandır. Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır
haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı
esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk
ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas
olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren
plandır." hükmüne yer verilmiştir.
Anılan hüküm uyarınca, planlar arasındaki hiyerarşi kapsamında nazım imar
planından sonra yapılacak olan uygulama imar planının nazım imar planına uygun
yapılması gerekmektedir. 3194 sayılı İmar Kanununun "Arsa ve Arazi düzenlemesi" başlıklı 18.
maddesinde; imar sınırı içindeki binalı ve binasız arazi ve arsaların plan ve
mevzuata uygun, inşaata veya tespit edilmiş olan diğer kullanma şekillerine
elverişli duruma getirilmesi amacıyla düzenlenmesi için, sahiplerinin
muvafakatı aranmaksızın bunları birbirleriyle, yol fazlalarıyla ve belediyeye,
kamu kurumlarına ait yerlerle birleştirerek plan ve mevzuat gereklerine göre
hisseli ve hissesiz olarak yeniden parsellere ayırmaya ve bu parselleri
kişilere dağıtmaya belediyelerin yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. Bu
çerçevede 3194 sayılı Kanunun 18. maddesinde tanımlanan parselasyon işlemi, bir
düzenleyici işlem olan uygulama imar planının uygulanmasının (hayata
geçirilmesinin) araçlarından birini oluşturmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Uyuşmazlık konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden yapılan
değerlendirme :
Dava konusu 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planında gösterilen, uyuşmazlık
konusu parselin bulunduğu yapı adası ile doğudaki yapı adasını birbirinden
ayıran ve taşınmazın bir kısmının isabet ettiği 10 metre genişliğindeki yolun,
dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı olan 1/5000 ölçekli
nazım imar planında gösterilmediği anlaşılmıştır.
Bu kapsamda dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı olan
1/5000 ölçekli nazım imar planında düzenlenmeyen 10 metre genişliğindeki imar
yolunun doğrudan dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında
gösterilmesinde planlar arasındaki hiyerarşi açısından uyarlık bulunmamaktadır.
Bu nedenle, İdare Mahkemesince 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 10 metre
enkesitli yol fonksiyonuna ilişkin kısmının iptaline karar verilmesi
gerekmektedir. Uyuşmazlık konusu parselasyon işlemi yönünden yapılan değerlendirme :
İdare Mahkemesince, dava konusu parselasyona yönelik olarak … tarihli,… sayılı
belediye encümeni kararıyla geri dönüşüm kararı alındığı, geri dönüşümüne karar
verilen parseller arasında davacıya tahsis edilen parsellerin yer aldığı … ve …
sayılı adaların da olduğu görüldüğünden parselasyon işlemi yönünden davanın
konusuz kaldığı sonucuna varılmış ise de; geri dönüşüme yönelik olarak alınan
03.07.2014 tarihli,138 sayılı belediye encümeni kararının, yargı kararının
uygulanması amacıyla tesis edildiği, dolayısıyla parselasyon işlemi yönünden
davayı konusuz bırakmayacağı, parselasyona yönelik olarak mahkemece bir karar
verilmesi gerektiği açıktır.
İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu parselasyon işleminin dayanağı 1/1000
ölçekli uygulama imar planının iptaline karar verilmesi gerektiğinden, bu plan
uyarınca tesis edilen parselasyon işleminin de iptaline karar verilmesi
gerekmektedir.
Parselasyon işleminin amacı; imar planı, plan raporu ve ilgili yönetmelik
hükümlerine göre, imar adasının biçim ve boyutu, yapı düzeni, inşaat yaklaşma
sınırı ve bahçe mesafeleri, yapı yüksekliği ve derinliği, yerleşme yoğunluğu,
taban alanı ve kat alanı katsayısı, arazinin kullanılma şekli, mülk sınırları,
mevcut yapıların durumu göz önüne alınmak suretiyle üzerinde yapı yapmaya
elverişli imar parseli oluşturmaktır. Düzenleme sınırı içerisinde bulunan yol,
yeşil alan gibi kamusal alanların bedelsiz olarak kamuya kazandırılması için
imar parsellerinde oluşacak değer artışı karşılığında düzenleme ortaklık payı
alınması mümkün olmakla birlikte, asıl amaç plana uygun yapı yapmaya elverişli
imar parselleri oluşturmaktır.
Kadastral yolların kapatılıp ilgili idare adına ihdas edilerek tescil görmesi
ve düzenleme sahasında kadastral aşamada malik olmayan ancak ihdas yoluyla
adına tescil yapılan ilgili idarenin kadastral taşınmaz malikleri gibi
nitelendirilmesi söz konusu olamaz.
Bu kapsamda daha önce genel hizmetler için kullanılan kadastral yolların imar
planı kararı ile arzdaki fiili kullanımı sona ermekle birlikte; alanda imar
planı ile genel hizmetler kapsamındaki yollar için taşınmaz ayrılması
karşısında, ihdasen tescil edilen kapanan yolların düzenleme sonucu elde edilen
umumi hizmetler alanına tahsis edilmesi gerekmektedir.
Aksine bir yaklaşım, umumi hizmet alanları olarak hizmet gören ve kapanan
yolların miktarı kadar ilave bir alandan, kadastral karşılığı olmadan düzenleme
alanında taşınmaz edinilmesi sonucunu doğurur ki bu durum mülk sahiplerinin
aleyhine bir sonuç yaratması yanında 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinin
amacının dışında, ilgili idare adına taşınmaz elde edilmesine imkan
sağlayacaktır.
Danıştay Altıncı Dairesinin yerleşik kararları da; parselasyon işlemi
yapılırken düzenleme alanında kapanan kadastral yolların bulunması durumunda
düzenleme ortaklık payının, kamu alanlarına ayrılan yerlerden bu kapanan
kadastral yolların düşülmesinden sonra hesaplanması ve düzenlemeye giren parsel
maliklerinden bu miktarın alınması suretiyle şahıs arazilerinden daha fazla
oranda düzenleme ortaklık payı kesilmesine yol açılmamasını öngörmektedir.
Dava konusu parselasyon işleminde, belediye adına yoldan ihdas suretiyle
oluşturulan bazı parsellerin belediye adına dağıtıma girdiği, bu parsellerden
DOP kesildikten sonra belediye adına imar parseli tahsis edildiği, bu şekilde
oluşturulan parsellerden biri olan … ada, … sayılı imar parselinde davacının
davalı belediye ile hisselendirildiği görülmüştür.
Kadastral yolların ihdas edilerek belediye adına tescil edildiği ve böylece
düzenleme ortaklık payının olması gerekenden fazla hesaplandığı ve düzenlemeye
giren taşınmazlardan daha fazla oranda DOP alındığı anlaşıldığından parselasyon
işleminde bu yönden de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptalinde karar verilmesi gerekirken,
1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın reddi, parselasyon işlemi
hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda verilen temyize konu İdare
Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin
kabulüne,
2. 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden davanın reddi, parselasyon
işlemine ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda temyize
konu … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın
BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen)
54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün
içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 05/11/2020 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
0 Yorumlar
Size Geri Dönebilmek için, Yorumu Yazdığınız Yerin Sonuna; Elektronik Posta Adresinizi, ya da Adınızı ve Soyadınızı Eklemeyi Unutmayınız!